Hesabım
HOŞ GELDİNİZ
Hızlı ve güvenli alışverişe giriş yapın!
HENÜZ ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?
Kolayca üye olabilirsiniz.

Deprem Bölgesinin Tarımdaki Önemi

28-04-2023 13:24
Deprem Bölgesinin Tarımdaki Önemi

Deprem Bölgesinin Tarımdaki Önemi

Depremin Tarıma Etkisi

Depremlerin tarıma etkisi çeşitli faktörlere bağlıdır. Depremin şiddeti ve yerleşim yerinin tarımsal faaliyetlere ne ölçüde bağımlı olduğu gibi faktörler önemlidir. Depremler tarım alanlarında meydana gelen toprak kaymaları, çatlaklar, heyelanlar ve su kaynaklarındaki değişiklikler gibi doğal afetlerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Deprem sonucu oluşan bu doğal afetler, tarım alanlarının kullanımını etkileyebilir, tarımsal üretimde gecikmelere ve aksamalara yol açabilir, verimli kaynakların zarar görmesi ve bunlara erişimde güçlükler ortaya çıkmasına sebep olabilir. Ayrıca, tarımsal ve hayvansal üretimi sekteye uğratan göçü tetikleyebilir, gecikmelere veya mahsul kıtlığına ve hasat edilen veya depolanan mahsullerin ve hayvanların kaybına yol açabilir. Enkaz altında kalan hayvan yemi ile çiftçiler yem sıkıntısı yaşayabilir. Son olarak, sürekli bir enerji kaynağına dayanan tarımsal üretim ve canlı hayvan üretim yöntemleri, uzayan elektrik kesintilerinden ve yakıta erişim eksikliğinden önemli ölçüde ve olumsuz etkilenebilir.

Depremin tarıma olan etkisi, tarımsal faaliyetlerin yapıldığı bölgenin ekonomisine de etki edebilir. Özellikle, tarıma dayalı ekonomilerde depremin hasarları, bölge ekonomisinde ciddi kayıplara yol açabilir. Nakliye, depolama, işleme, toptan veya perakende ticaret dahil olmak üzere gıda tedarik zincirinin herhangi bir seviyesindeki gecikmeler, tarım ürünlerinin kaybına ve gıda fiyatlarının ani yükselmesine neden olabilir. Bu tür gelişmeler gıda enflasyonunu ve dolayısıyla genel enflasyonu tetikleyebilir.

Bu nedenle, deprem riski olan bölgelerde tarımın yapıldığı alanların güvenliğini artırmak için uygun önlemler alınması önemlidir.

Türkiye, yakın bir süre önce dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biri olan iki büyük deprem yaşadı.6 Şubat günü saat 04.17'de Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 7.7 ve aynı gün saat 13.24'te Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde gerçekleşen depremler "yüzyılın felaketi" olarak belirlendi. Bu sarsıntıları binlerce büyük ve küçük artçı sarsıntılar izledi. Sırasıyla 8,6 kilometre ve 7 kilometre derinlikte meydana gelen bu ikiz depremler dünyanın diğer yerlerindeki büyük depremlerin aksine, yüzeye son derece yakın olduğundan çok daha yıkıcıydı.

Afet Bölgesinin Tarımsal Potansiyeli

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinden etkilenen 11 ilin barındırdığı (Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye, Elazığ ve Şanlıurfa) tarım alanlarında büyük zarar meydana geldi. Bu illerin sınırı içerisinde 39 milyon 480 bin 840 dekar tarım alanı yer almaktadır. Türkiye'nin toplam tarım alanının 238.450.494,053 dekardır. Bölgenin tarımsal alanı %6,03 tekabül etmektedir. (Kaynak: TÜİK)

Depremlerin etkilediği 11 ilin her biri önemli tarımsal potansiyele sahiptir. Bakanlık Türkiye’ de ÇKS’ ye kayıtlı 2 milyon 34 bin 571 çiftçi olduğunu belirtmişti(Temmuz 2022 verisidir). Bölgede ise kayıtlı tarımsal işletme ve çiftçi sayısı da yaklaşık 270.000'dir. Bölgenin Türkiye’ deki toplam çiftçiye oranı yaklaşık %7,9’ a tekabül etmektedir.

Depremin vurduğu bu illerde, yaklaşık 26.070.441 dekar (Türkiye'nin yaklaşık % 6,4’ü) tarla bitkilerinin (örneğin hububat ve diğer ürünler) yetiştirildiği tüm parsellere, 1303624 dekar sebze üretim alanına (Türkiye'nin toplam sebze alanlarının %7’si) ve 8.999.203 meyveler baharat ve içecek bitkilerinin yetiştirildiği araziye (Türkiye'nin toplam ilgili arazisinin %4,5'i) sahiptir.

(Kaynak: TÜİK "Tarım Alanları 2022”)

Tarla bitkileri üretiminde Şanlıurfa, Diyarbakır ve Adana başı çekerken, Adana ve Hatay'da önemli miktarda sebze üretimi yapılmaktadır. Aynı şekilde, Gaziantep önemli bir meyve üreticisi olmaya devam etmektedir.

Aynı zamanda, afet bölgesi Türkiye'nin tarım ve ormancılık ihracatının yaklaşık yüzde 20'sini oluşturmaktadır. Gaziantep tek başına bölgenin tarımsal ihracatının yarısından fazlasını karşılamaktadır. Depremin yaşandığı iller Türkiye'nin gayri safi yurtiçi hasılasının yaklaşık %9'unu oluştururken, tarım sektörünün gayrisafi hasılasındaki payı %14,3'e ulaşmaktadır. Bu rakamlar, afet bölgesinin tarımsal gelire olan bağımlılığının ülke ortalamasını aştığını göstermektedir.

(kaynak: setav.org)

Deprem Tarımı Nasıl Etkiledi?

Kırsal kesimde ve köylerde çoğunluğu oluşturan yaşlı vatandaşlar arasında önemli miktarda can kaybının olması, tarımda zaten yetersiz olan insan sayısının daha da azalmasına ve sonuç olarak tarımsal faaliyetlerin aksamasına neden olacaktır. Ayrıca, yakınlarını kaybeden vatandaşlar, afetin psikolojik yansımaları nedeniyle bir süre verimli çalışamayabilir.

Ahırların ve diğer tesislerin yıkılması çiftlik hayvanlarını öldürebilir, makine, ekipman ve aletlere zarar verebilir ve depolanan malzemelere zarar vererek veya kalitelerini düşürerek tohum ve hayvan yemi mevcudiyetini azaltabilir. Bu nedenle çiftçiler, traktör, makine ve diğer ekipmanların kullanımı ile yem ve tohum tedarikinde geçici sorunlar yaşayabilir. Ayrıca, tarımsal üretimin başladığı bahar aylarında geçici olarak mazot, gübre, tohum ve böcek ilacı kıtlığı yaşanabilir. Bu tür gelişmeler de bitkisel üretimde aksamalara yol açabilmektedir.

Yetkililer bir sonraki üretim döngüsü için alınan önlemleri aktif olarak uygulamadığı takdirde, Türkiye'nin tarımsal üretiminin yaklaşık %15'ini oluşturan depremin olduğu bölgedeki üretim döngülerinde aksamalar yaşanabilir, bu da üretimin düşmesine ve gıda enflasyonunun yükselmesine neden olabilir.

Deprem Bölgesine Tarımsal Destekler

Kırsal kesimde çadırların, konteyner evlerin ve geçici barınakların mevcudiyetine ek olarak, yaşam ve çalışma standartlarını iyileştirmek için atılacak herhangi bir adım, çiftçilerin afetin vurduğu bölgeyi boşaltmasını ve dolayısıyla tarımsal üretimde herhangi bir aksama olmasını engelleyecektir. Bu bağlamda, kamu otoritelerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının (STK'lar), özel vatandaşların ve uluslararası toplumun devam eden desteği sahada önemli bir unsurdur. Aynı şekilde, hükümetin etkilenen her aileye acil nakit yardımı (15.000TL tutarında) ulaştırması ve tarımsal üretimi destekleme taahhüdü son derece önemli olmuştur.

Tarım ve Orman Bakanlığı, kayıp bedellerini büyükbaş ve küçükbaş hayvan üreticilerine, kanatlı hayvan çiftçilerine ve arıcılara bedelsiz olarak temin edeceğini, yaklaşık 12 bin arıcıya 1 milyar 483 milyon kovana yetecek kadar şekerin acilen ulaştırılacağını duyurmuştur. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı tüm büyükbaş, küçükbaş ve keçi çiftçilerine 2023 yılı sonuna kadar tek seferlik hayvan başına yem dağıtımı yapılması yönünde kararname yayınlamıştır.

Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı tüm çiftçilere 2023 yılı için akaryakıt ve gübre için nakdi yardımda bulunulacağı, afette hayatını kaybeden çiftçilerin mirasçılarına Ziraat Bankası'na başvurmaları halinde nakit ödeme yapılacağı bildirilmiştir. Aynı şekilde, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), depremlerde zarar gören lisanslı depolarda depolanan tüm ürünlerin sigortalı olduğunu duyurdu ve afet bölgesindeki tüm kayıtlı çiftçilerin hububat ve bakliyatlarını kurula satabileceklerini açıklamıştır.

Tahminler, Önlemler ve Öneriler

Afet sonrası arama kurtarma çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte yetkililer tarafından enkazın kaldırılması için yoğun çalışma başlatılmış olup operasyonlar halen devam etmektedir. Molozların yeniden kullanılabilir kısımlarının geri dönüştürülmesi ve atıkların tarıma zarar vermeyecek uygun yerlere yerleştirilerek çevreyi veya yer altı sularını kirletmesinin önlenmesi son derece önemlidir.

Afet bölgesinde tarımsal üretimin devamının sağlanması, o bölgenin bekası ve tüm ülkenin gıda arz güvenliği açısından aynı derecede önemlidir. Spesifik olarak, çiftçiler mahsullerini korumalı ve ilkbaharda ekime başlamalıdır.

Etkilenen bölgede tarımsal üretim yapan bazı çiftçiler afette hayatını kaybetti. Diğerleri, kötü yaşam standartları ve depremlerin travması nedeniyle bölgeyi terk etti. Bu göç eğilimini durdurmak ve tersine çevirmek için yetkililer, gerekli çalışma koşullarını oluşturmak için kırsal kesimde barınak, traktör, alet ve girdi ihtiyacını acilen ele almalıdır. Yetkililerin genel yardım çalışmaları kapsamında afetten etkilenen topluluklara barınak ve yiyecek sağlamaya çalışması üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığı ilgili devlet kurumlarıyla birlikte çiftçilere ek destek sağlayacaklarını duyurulmuştur. Bu yardım, hayat normale dönene kadar devam etmelidir.

Buna göre, afet bölgesi ve ülke genelinde kırsal yaşam ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için son depremlerden dersler çıkarılması gerekmektedir. Yalnızca tarımsal faaliyetlerde bulunanlar için değil, kırsal kesimdeki herkes için kırsal kalkınmaya yönelik daha ileri adımlar atmak, gıda arz güvenliğini artırmak ve bazı şehir sakinlerini kırsal alanlara çekmek için tarımsal üretimi daha da artırmanın anahtarıdır. Bu tür önlemler, kentsel yenilemenin karşılığı olan "kırsal yenileme” ye katkıda bulunacak ve kent merkezlerinde ve kırsal kesimde deprem kaynaklı kayıpları azaltacaktır.


IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.